Maden baronları yine iş başındaTurkuaz Gazetesi

07.12.2024 - 05:16
Mehmet ABDİOĞULLARI

Doğruya Doğru

Mehmet ABDİOĞULLARI

Maden baronları yine iş başında

Maden baronları yine iş başında
Son Güncelleme :

31 Temmuz 2023 - 14:30

GERÇEK MADENCİLER İSE YİNE DIŞLANMAKTALAR.

Baronlar emreder, çalışanlar emri uygular. Ülkemiz madenciliğini arapsaçına çevirmeyi başaran baronlar yine iş başında. Kendi kusurlarını örtbas edebilmek için ülkemizdeki gerçek madencilerin yanında gözükerek hedef tahtasından çıkmaya çalışmaktalar. Bizim Anadolu’da bir değim vardır, kuzu postuna sarılmış kurt gibi diyerek umarım teşbihte hatam yoktur.


Mehmet YILMAZ

Mehmet Yılmaz 1964 yılında Elazığ’da doğdu. Lise eğitimini tamamladıktan sonra ODTÜ Jeoloji Mühendisliği Bölümünü de başarıyla bitirdi. Mezuniyetinin ardından Mehmet Yılmaz, 1987 yılında Kanada menşeili Eldorado Gold. firmasının Türkiye’de kurulu şirketi olan TÜPRAG Metal Madencilik A.Ş.’de arazi jeoloğu olarak çalışmaya başladı. Takip eden yıllarda Yılmaz, kıdemli jeolog olarak görevine devam etti ve Güney Afrika, Brezilya, Meksika, Amerika ve Kanada’da eğitim ve çalışma amaçlı olarak bulundu.

TUPRAG kariyerinde Kamu ve Halkla İlişkiler Müdürü, Şirket Müdürü gibi bir çok görevde yer almış olan Mehmet Yılmaz, görevine Yönetim Kurulu Başkanı olarak devam etmektedir. 2023 yılında Türkiye’de madencilik alanında faaliyet gösteren 18 birlik ve derneğin oluşturduğu çatı kuruluş olan Maden Platformu sözcülüğüne 37 yıllık madencilik birikimiyle Altın Madencileri Derneği (AMD) ve TÜPRAG Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz seçildi.


Altın madencileri dünyanın her noktasında, diğer madencilerin arasına girerek hatta yönetimleri ele geçirerek oluşturdukları lobiler ile kendi saltanatlarının devamını garantiye almaya çalışırlar, bu işin hakkını veren gerçek madenciler ise bunların yüzünden sıkıntılarla yüzleşmek zorunda kalırlar.

Çevreci örgütler ve medya Çanakkale’de ki altın madenleri yüzünden ensemizde boza pişirirken, 18 sivil toplum örgütünün bir araya gelerek oluşturdukları platform tarafından kamuoyuna deklare edilen, Maden Platformu’nun sözcülük görevine, Altın Madencileri Derneği (AMD) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Yılmaz getirildi.

Böyle stratejik öneme sahip bir göreve, çevreci örgütlerin ve çevreci medyanın, hatta çevreci siyasetçilerin hedefinde olan bir lobinin yani Altın Madencileri’ nin koyulması, gerek medya ile olan ilişkiler de, gerekse çevreci örgütlerle olan ilişkilerde, gerekse Ankara lobisinde bize çok fazla bir şey kazandırmayacağı gibi aksine işimizi zorlaştıracaktır. Hangi üst akıl bu öneri ve teklifi getiriyorsa sorgulanmalıdır.

BARONLAR EMREDECEK VE HER ŞEY DÜZELECEKMİ ZANNEDİYORSUNUZ.

Endişem o dur ki ilerde naylon derneklere, naylon federasyonlara dönüşmeyelim. Galiba lobi yapılanmalarını bir gözden geçirmekte fayda var. 18 sivil toplum örgütünün sözcülüğüne soyunan Altın Madencileri Derneği’nin yapısına baktığımda topu topu 17 şirket var, tabi 17 şirket ama hepsi uluslararası baronların arasında, ama hiç birini medya önünde veya çevreci örgütlere karşı savunma yaparken göremezsiniz.

Kimse alınmasın kimse gücenmesin baronların atadığı, kendi himayelerinde çalışmakta olanların ve emredileni yapmak zorunda kalabilecek kişilerin, bedel ödeyen madencilerden ayırt edilmesi gerektiğine inanıyorum. Genelde bu baronların vitrine koymak veya bu tip lobileri takip için çalıştırdıkları maaşlı elemanları vardır. Maaşlı olmak elbet ayıp değil, hatta övünülecek bir şey ama bedel ödeyen madenciyle, bir bürokratın veya çalışanın ödediği bedel hiçbir zaman aynı olmuyor.

Bakın TÜMMER’in yapısına, TÜMMER’in üyeleri genelde şirketlerdir, şahıs olarak oraya üye olamazsınız, İMİB aynı, EMİB aynı, TOBB, MASİS, Aydın Sanayi Odası, Batı Akdeniz İhracatçı Birlikleri gibi yarı resmi kurumlar varken bu işin Altın Madencileri Derneği’ne bu dernekte şirketini temsilen bulunan birine verilmesi endişemizi artırmaktadır. Üstelik Mehmet Yılmaz’ın TMD’ de yani Ali Emiroğlu’nun başkanı olduğu ve Mehmet Yılmaz’ında 2. Başkan olduğu göz önüne alınırsa endişemiz had safhaya çıkmaktadır. Her yerde olmak güç zehirlenmesini getirdiği gibi, demokrasiye de zarar vermektedir. Bence güç orantılı olarak paylaşılmalı ki gücümüz ve sayımız artarak devam etsin.

Düşünsenize her hangi bir sivil toplum örgütü müsteşardan randevu alıyor ve yönetim kurulu olarak gidiliyor. Aynı müsteşardan başka bir gün başka bir sivil toplum örgütü randevu alıyor ve yine aynı yönetim kurulundaki şahıslar ziyaret ediyor, bu seferde aynı yönetim ve aynı yüzler ziyareti gerçekleştiriyor, ertesi gün aynı, diğer günler aynı, sizce müsteşar ne düşünür? Farklı sivil toplum örgütleri ama şahıslar hep aynı. Bunların isimleri farklı şahıslar aynı diye düşünmez mi! Sadece soruyorum? Bunların hiç mi başka adamları yok diyerek koca bir maden sektörünü hafife almaz mı? Dedim ya sadece soruyorum.

Galiba biraz hırsımızı frenlememiz lazım. Galiba biraz paylaşımcı olmak lazım. Yoksa baronlar gücün ellerinden çıkmasından mı korkuyorlar. Yoksa baronlar gerçek madencilerin öne çıkıp, kendilerinin geride kalmasından mı endişe ediyorlar. Baronlar artık maden sektörünün büyük bir aile olduğunu kabul etmek zorundalar yoksa bu kısır çatışma sektörümüze zarar vermeye devam edecek.

Kümelenme içinde kümelenme: (TMD web sayfasından alınmıştır.) TMD başkanlığını, Yurt madenciliğini geliştirme vakfı mütevelli heyeti, Tüm­mer yönetim kurul üyeliği ve bir çok sivil toplum örgütlerinde görevi olan Ali Emiroğlu ile Altın Madenciler Derneği Başkanlığını yürüten Mehmet Yılmaz’ın TMD aynı dernekte aktif görevde olmaları dikkatlerden kaç­mazken, bazı madenciler bu kümelenmeleri ilginç buldu.


Ali EMİROĞLU

1958 yılı İstanbul doğumlu iş insanı. İlk – Orta – Lise öğrenimini İstanbul Gaziosmanpaşa’da tamamladıktan sonra 1975 yılında İTÜ-Maden Fakültesine girmiş, ve Maden İşletme Mühendisi olarak mezun olmuştur. Mezuniyetten sonra bir dönem mühendislik hizmetleri, danışmanlık ve maden ticareti yapmıştır. Mühendislik hizmetleri ile beraber endüstriyel hammaddeler ile ilgilenmiş, feldspat, kuvars, ocakları ve öğütme tesisi işletmiştir.

Mermer’in 1985 yılında Maden Kanunu kapsamına alınması ile birlikte yoğunluğunu mermer sektörüne kaydırmıştır. Halen ağırlıklı olarak mermer sektöründe faaliyet göstermekte, Türkiye’nin değişik bölgelerinde mermer ocak işletmeciliği yapmaktadır. Türkiye Madenciler Derneği’ndeki görevinin yanı sıra, TÜMMER, (Y.K. Üyesi), İTÜ-Maden Fakültesi Vakfı (Y.K. Üyesi), Yurt Madenciliği Geliştirme Vakfı (Mütevelli Heyet Üyesi) gibi sektörel Sivil Toplum Kuruluşlarında da faaliyetlerini sürdürmektedir.


Madencinin derdiyle dertlenen zaten üç beş kişi, sizi de anlıyorum ama başkalarına da alan açılırsa bu sayı artar. Ebetteki Ali Emiroğlu gibi kadirşinas bir şahsı karalamak onu hedefe koymak gibi bir düşüncem olmadığı gibi sayın başkan Mehmet Yılmaz’a karşıda böyle bir düşüncemiz yoktur.

Madenciliğe bu kadar emek harcayan, hatta işini gücünü bırakıp üç beş dernekte hem başkan hem yönetim kurul üyelikleri, hatta şimdi sözcülükleri olan bu kadirşinas insanlara ebetteki lafım yoktur. Allah için ben gazeteciler cemiyeti yönetimindeyim, görevimde denetim kurul başkanlığı, inanın yetişemiyorum.

Allah Ali Emiroğlu’na ve Mehmet Yılmaz’a güç kuvvet ve sabırlar versin. İşleri çok işlerinin çok olduğu kadar görevleri de çok. Bütün başkanlarımız şahsiyet olarak hepsi bizim için saygı duyulacak insanlardır. Ben burada maden sektörünün sözcüsü olarak seçilecek insan veya kurumun, toplum tepkisinden uzak, daha ılımlı ve daha pozitif bir bakış açısına sahip olan, kurum ve kişilerin temsil etmesi gerektiğine dikkat çekmek istedim.

Bu satırları yazmamdaki amaçta Sayın Ali Emiroğlu üzerine alınmasın diyerek yazdım yoksa hemen üzerine alınıyor, aman Ali bey bunu da üzerine alınma diyerek bu şekilde bir paragraf açtım, yoksa sizinle veya Mehmet başkanıma da saygım sonsuz. Ben sadece yapılan yanlışın önümüzdeki günlerde önümüze çıkaracağı sıkıntılara dikkat çekmek istedim.

Mehmet başkan basına yaptığı ve yapacağı her söylem artık altıncılarla diğer madencilerin aynı kefeye konmasına sebep olacak. Bu sefer altıncılar kadar ekonomik gücü olmayan gerçek madenciler ezilmeye başlayacak. Öyle ya 18 sivil toplum örgütünden akıllı değilim ya.. Eğer hepsi evet dediyse benimde söyleyecek lafım yoktur. Yeni sözcümüz Mehmet Yılmaz ve ekibine, Ali Emiroğlu ve ekibine başarılar dilerim.

Hoşçakalın dostçakalın.

 

GÜNÜN NOTU:

Günün anlam ve önemine katkım olsun diyerek konumuz olmamasına rağmen geçtiğimiz günlerde TBMM’de bir dizi ziyarette bulunmuştum. CHP Grup Başkan vekili Sayın Burcu KÖKSAL’ı da ziyaret ettim, bu ziyarette ‘’Madencilerin üzerine çok geliyorsun Sayın Vekilim, hep çevrecilere destek veriyorsun, birde bizim penceremizden bakar mısın, bu ülkenin üretime ihtiyacı var.’’ dedim.

Burcu hanım beni dinledi, dinledi ve Mehmet abi ben seni madencilikten sorumlu milletvekilimle ve komisyonlarla tanıştıracağım söz veriyorum. Onları da ikna ederseniz neden aynı pencereden bakmayayım demişti. Şimdi düşünüyorum da, Altın Madenciler Dernek Başkanın sözcü olduğu bir noktada bizim Burcu Hanımı ikna etmemiz çok zor olacak. Ama sektör ne derse o… Biz ekmek yediğimiz sektörümüze, sahip çıkmaya devam edeceğiz.

 


Burcu KÖKSAL

İlkokulu Sahipata ilkokulu, ortaokulu Merkez Ortaokulu ve Liseyi Afyon Anadolu öğretmen lisesinde tamamladıktan sonra 2002 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu.8 Mart 2004 tarihinden bu yana Afyonkarahisar Barosuna bağlı olarak Avukatlık yaptı. Bugüne kadar Afyonkarahisar Barosu Staj Komisyonu Üyeliği ve Kadın ve çocuk hakları Komisyon Üyeliği görevlerinde bulundu. Ayrıca Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Afyonkarahisar Şubesi’nde yönetim kurulu Üyeliği ile Atatürkçü Düşünce Derneği ve Tüketiciyi Koruma Derneği’nde üyelikleri mevcuttur. 1999 yılında Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Adnan Polat’a destek vermek Amacıyla girdiği siyasi mücadele 2007 yılında Cumhuriyet Halk Partisi Afyonkarahisar İl Kadın Kolları Başkanlığı görevi ile devam etti. Şu anda 28. dönem Afyonkarahisar Milletvekili olarak görev yapmaktadır.


 

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

Bu sayfanın içeriğini kopyalayamazsınız