4 Şehirde 5 Bölgede 750 Adet Fidanı Toprakla Buluştu

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde Tarım ve Orman Bakanlığı koordinasyonunda başlatılan “Geleceğe Nefes” seferberliği çerçevesinde devam eden projede Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde gerçekleştirilen Milli Ağaçlandırma Günü etkinliğinde, maden sektörünün temsilcileri daha yeşil bir doğa için ağaç dikti.

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından düzenlenen Milli Ağaçlandırma Seferberliği kapsamında 4 şehirde 5 bölgede 750 adet fidanı toprakla buluşturdu. “Geleceğe Nefes” adıyla düzenlenen etkinliğe MERMER ve MADENCİLER de katıldı.

Her yıl 11 Kasım’da kutlanan Milli Ağaçlandırma Günü’nün üçüncüsü T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG) ve İMİB’ in de içinde yer aldığı Maden Platformu’nun ortaklaşa gerçekleştirdiği 2021 yılı Milli Ağaçlandırma Günü “Geleceğe Nefes” Etkinlikleri kapsamında fidan dikimi yapıldı.

Türkiye’nin orman sahasını ve ağaç servetini çoğaltmak, biyolojik çeşitliliği geliştirmek, çevre değerlerini korumak, ağaç ve orman sevgisini yaygınlaştırmak, toplumun çevreye olan duyarlılığına katkı sağlamak amacıyla Türkiye genelinde ağaç dikme etkinlikleriyle kutlanan Milli Ağaçlandırma Günü’nün üçüncüsü maden sektörünün temsilcilerinin yoğun katılımıyla gerçekleştirildi.

Ankara’nın Gölbaşı ilçesinde bulunan Başkent Gölbaşı Maden şirketine ait kömür işletmesinin pasa alanında gerçekleştirilen etkinlikte 300 adet fidanın dikildi. Ağaçlandırma yapılan alana “MAPEG ve Maden Platformu Rehabilitasyon Çalışma Alanı” adı verilirken 18.000 m2’lik alana 2023 yılı sonuna kadar 2.023 adet fidanın dikilmesi hedefleniyor.

Ağaç dikme etkinliğine; MAPEG Genel Müdürü Cevat GENÇ, TÜMMER Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim ALİMOĞLU, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Aydın DİNÇER, Türkiye Madenciler Derneği Başkanı Ali EMİROĞLU, Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Başkanı Güven ÖNAL, Aydın Sanayi Odası(AYSO) Başkanı Mehmet Yunus ŞAHİN, Kireç Sanayicileri Derneği(KİSAD) Başkan Yardımcısı Süleyman ALKAYA ve TÜMMER Yönetim Kurulu Üyeleri; Hanifi ŞİMŞEK, Muharrem ÇAKMAK, İsmail GELİNCİK, Süleyman BALIBEY, Ömer DEMİREL, Zeki ÖZDEMİR, Fahrettin ÇAĞDAŞ ve Yücel SEVİNÇ katıldı.

Dünyada artan nüfus ve sanayileşmenin hız kazanmasının getirdiği olumsuz etkileri bertaraf edebilmek adına, çevresel sürdürülebilirliğin korunması ve geliştirilmesinin her geçen gün önem kazandığını belirten İMİB Yönetim Kurulu Başkanı ve TİM Maden Sektör Kurulu Başkanı Aydın Dinçer, Milli Ağaçlandırma Günü’nün önemini vurguladı.

İMİB olarak sürdürülebilir madenciliğe her zaman önem verdiklerini belirten Dinçer, “Dünyamızın geleceğinin daha sürdürülebilir olması adına diktiğimiz ağaçlar çocuklarımızı yeşil bir geleceğe kavuşturuyor. Son yıllarda artan orman yangınları nedeniyle zarar gören alanları yeniden yeşertmek ve toplumumuzu bilinçlendirmek için gerçekleştirilen bu özel etkinlik, bizleri yarınlar için daha da umutlandırıyor” dedi.

İMİB olarak sürdürülebilir, çevre dostu madenciliğin mümkün olduğunu her fırsatta dile getirdiklerini belirten Aydın Dinçer, sözlerine şöyle devam etti: “Faaliyetleri sona eren maden sahalarının ağaçlandırılması bu noktada ülkemizin yeşil varlığına, tarımına ve ekonomisine ciddi katkı sağlıyor. Adımları eksiksiz attığımız takdirde, kamunun ve sivil toplum kuruluşlarının desteğiyle çevresel sürdürülebilirlik ve sürdürülebilir madencilikte daha fazla yol kat edeceğimizi biliyoruz.

Ayrıca bu noktada üniversite-sanayi iş birliğinin daha fazla ön plana çıkarılması, farklı mühendislik dallarının maden üretim süreçlerine entegre edilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Böylece faaliyetleri sonrası maden sahaları tarım arazisine dönüştürülerek ülke ekonomisine yeniden kazandırılabilir, ülkemiz tarım faaliyetlerinin artırılmasına destek olunabilir.” açıklamalarında bulundu.

Konuşmasında dünyanın hiçbir ülkesinde madencilik faaliyetlerinin “çevre” faktörü göz ardı edilerek sürdürülmesinin mümkün olmadığını belirten Emiroğlu, “Aslında bu durum çevrenin sürdürülebilirliği açısından zorunlu bir durum. Madencilik faaliyetlerinin çevreye zarar verici etkileri, iyi bir proje planlama, uygun madencilik teknolojilerinin seçimi ve iyi

bir işletme ile en aza indirilebilir. Ülke olarak biz de madencilik faaliyetlerinin çevre ile barışık yürütülmesinin sağlanması için teknik, idari ve hukuki araçların geliştirilmesini daha da önemlisi uygulanmasını sağlamalıyız” dedi.

Son yıllarda etkisini daha fazla hissettirmeye başlayan iklim değişikliğinin iş yapma biçimlerini değiştirdiğine dikkat çeken Emiroğlu, şunları söyledi: “Yeni iş ortamı sadece çevreye karşı sorumlu bir şekilde iş yapmayı değil; aynı zamanda şirketlerin kamuoyu ile çevresel kaygıları paylaşmaları için sorumluluk almalarını da zorunlu kılıyor. Biz de kamuoyunun çevresel kaygılarını hassasiyetle ele alıp, doğa ve ekosistemin olumsuz etkilenmemesi için sorumlu madencilik uygulamalarıyla faaliyetlerimizi kontrol altında tutmalıyız.”