Dünya da bulunan madenlerin 90 türü ülkemizde olmasına rağmen bunların çoğu maalesef ülkemizde üretilmemektedir. Geldiğimiz noktada madencilerimiz günümüz teknolojisinin en üst seviyesinde üretimlerine devam etmektedirler. Prensip olarak önce insan, sonra çevre ve daha sonra maden diye çalışmaktadırlar.
Maalesef çevreye duyarlı kardeşlerimiz yanlış bilgi ve yönetilişinden ülkemizin gelişmesi ve kalkınmasını istemeyen gruplar tarafından madencilerimiz üzerinde büyük baskılar oluşturmaktadır.
Madencilerimiz 8 Bakanlık ve bu bakanlıkların kurumlarından başka 21 kurumdan daha izin almakta, Enerji Bakanlığından alınan hiçbir güvencesi olmayan işletme ruhsatları üç (3) sene boyunca ancak alınabilmekte ve bu izinler bütün Bakanlık ve kurumlar tarafından daima takip edilmekte en küçük bir hatada çok büyük cezalar, hatta ruhsat iptalleri yapılmaktadır.
Bilhassa mermer gibi örtücü olan maden ile birlikte devamlı renklerine göre talepleri değişen ruhsatların gecikmesiyle her yapılan yatırımın onca masrafın hiçbir değeri kalmıyor.
Günümüzde çalışmalarımız önce insan, çevre ve maden sistemiyle çalışırken kapattığımız ocaklarımızı da rehabilite ederek görüntü kirliliğini önlemeye çalışıyoruz.
Ülkemizin bunca zengin kaynaklarımızı üretebilmek, ülke ekonomimize daha fazla katkı sağlayabilmek için Tabi Kaynaklar Bakanlığı gibi bir Bakanlık altında Enerji Maden, Orman, Çalışma ve Çevre Kültür Bakanlıklarını da bir arada bulundurabilirsek Bakanlıklar arasındaki iletişimsizliği tek bir ruhsat altında kısa zamanda çözeriz.