Forum, Congresium’da Türkiye-Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği tarafından düzenlendi
Ankara Ticaret Odası (ATO) Congresium’da Türkiye-Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği tarafından, Çin Halk Cumhuriyeti ve Türkiye arasındaki diplomatik ilişkilerinin başlamasının 50.yılı nedeniyle “Türkiye-Çin Kültür ve Geliştirme Forumu” düzenlendi. Forumda Türkiye ve Çin arasında ekonomik ilişkilerin geliştirilmesinin yanı sıra dostluk ve kültürel bağların da güçlendirilmesine ilişkin fikir alışverişinde bulunuldu.
Foruma, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Çin Halk Cumhuriyeti Ankara Büyükelçisi Liu Shaobin, Ankara Ticaret Odası Başkanı Gürsel Baran, Türkiye Çin İş Geliştirme ve Destekleme Derneği Yönetim Kurulu Başkanı İhsan Beşer, Çin Sanayi ve İş Adamları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Zhou Yanquan, Çin Halk Cumhuriyeti Metaller, Madenler ve Kimyasallar İthalat ve İhracat Ticaret Odası (CCCMC) Başkanı Jiang Hui, Çin Halk Cumhuriyeti Gıda ve Hayvancılık Tarım İthalat İhracat Ticaret Odası (CCCFNA) Başkanı Cao Derong, Çin Ticaret Bakan Yardımcısı Ren Hongbin konuşmacı olarak katıldı.
“Çin ve Türkiye tarihi ipek yolunun batı ve doğu ucundaki iki köklü siyasi, sosyal ve kültürel ilişkilere sahip iki ülke”
ATO Başkanı Gürsel Baran, burada yaptığı konuşmasında, Türkiye ve Çin arasındaki tarihten gelen dostluk bağları bulunduğunu ifade ederek, “Tarihi ipek yolunun batı ve doğu ucundaki iki köklü siyasi, sosyal ve kültürel ilişkilere sahip iki ülke Çin ve Türkiye. Çin şüphesiz çok büyük ve çok yüksek potansiyele sahip bir ülke. Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi. Son yıllarda teknolojide, araştırma geliştirmede özellikle sınır ötesi elektronik ticarette epey mesafe kat etmiş bir ülke” dedi.
Çin’in Türkiye’nin uzak Asya’daki en büyük, dünyada ise en büyük üçüncü ticari partneri olduğunu hatırlatan Baran, Türkiye olarak Çin ile daha yüksek ticaret hacimli, daha kaliteli ve daha yüksek katma değerli ekonomik iş birlikleri tesis etmenin büyük önem taşıdığını söyledi.
“Hayatın her alanında Çinli dostlarımızla kurduğumuz iş birlikleri de bizlere memnuniyet vermektedir”
Pandemi sürecinin bütün ülkeler için zorlu bir süreç olduğunu ve hala devam ettiğine işaret eden ATO Başkanı Baran, “Türkiye hem sağlık hem de ticari açıdan aldığı önlemlerle salgınla dünyada en iyi mücadele eden ülkelerden birisi oldu. Covid-19 ile mücadelede ikili iş birliğimizin yanı sıra uluslararası platformlarda gösterdiğimiz iş birliği örnekleri son derece memnuniyet vericidir. Hayatın her alanında Çinli dostlarımızla kurduğumuz iş birlikleri de bizlere memnuniyet vermektedir” diye konuştu.
“Çin’in Türkiye’deki 2 milyar dolarlık yatırımının yeterli olmadığını düşünüyoruz”
Türkiye’nin Çim ile 2001 yılında 1 milyar dolarlık ticaret hacminin 2020 yılının sonunda 26 milyar dolara çıktığını anımsatan Baran, şöyle devam etti:
“Bu süreçte Çin dünyadaki en önemli ticari partnerlerimizden biri haline geldi. Çin’e daha yüksek katma değerli ihracatı mümkün kılarak ikili ticaretimizi sürdürülebilir ve dengeli bir yapıya kavuşturmak istiyoruz. Çin’in ülkemize yaptığı doğrudan yatırımların toplamda 2 milyar dolara ulaşmıştır. Bu yatırımların sektörel dağılımları; enerji, altyapı, lojistik, madencilik, finans, telekomünikasyon ve hayvancılık alanlarıdır. Çin’in dünya çapındaki doğrudan yatırımları dikkate alındığında Türkiye’deki 2 milyar dolarlık yatırımın yeterli olmadığını düşünüyoruz. Türkiye, Çinli global şirketler için bölgesel merkez olma potansiyeline sahip bir ülkedir.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan mesaj gönderdi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, davet edildiği foruma katılamadığını belirttiği bir mesaj gönderdi. Sesli şekilde okunan Erdoğan’ın mesajında şunlar kaydedildi:
“Türkiye-Çin diplomatik ilişkilerinin 50. Yılında Türkiye-Çin Kültür ve İş Geliştirme Forumu’na davetinizden dolayı teşekkür ediyorum. İki ülke arasında 2010 yılında Stratejik İş Birliğine düzeyine ulaşan ilişkilerimizin her geçen gün gelişim göstermesinden memnuniyet duyuyorum. Ticaret ve kültür başta olmak üzere bütün alanlarda iş birliğini güçlendireceğine düzenlenmesinde emeği geçenleri tebrik ediyor, tüm katılımcıları en kalbi duygularımla selamlıyorum.”
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Çin ve Türk haklarının arasında dostane ilişkilerin yüzlerce yıllık geçmişe sahip olduğunu ifade ederek, “Gerek sosyal gerek ekonomik gerekse diplomatik alandaki ilişkilerimiz ve iş birliğimiz geçmişte olduğu gibi bugün de son derece olumlu şekilde en üst düzey irade ile sahiplenerek devam etmektedir. 2010 yılında stratejik iş birliğinin kurulmasından bu yana iki ülke arasında siyaset, ekonomi, kültür, bilim ve teknoloji gibi pek çok alandaki iş birliği memnuniyet verici boyutlara ulaşma yolunda” diye konuştu.
“Pekin, Şangay gibi kentlerde düzenlenen bu etkinlikler ile tarihi, kültürel ve turistik zenginliklerimizi Çin halkına ulaştırdık”
Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Yavuz, 2018 yılında Çin ile Türk halkı arasında etkinlikler gerçekleştirildiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
“Türk mutfağının tanıtımı, uluslararası turizm fuarlarına katılımlar, arkeoloji seminerlerimiz, Türk sinema ve filmlerimiz, sahne sanatlarımız, müziklerimiz, konserlerimiz ve sergilerimizle pek çok alanda etkinlikler gerçekleştirdiğimiz güzel başarılı, keyifli bir yıldı. Türkiye’ye doğrudan uçuşların olduğu Pekin, Şangay gibi kentlerde düzenlenen bu etkinlikler ile tarihi, kültürel ve turistik zenginliklerimizi Çin halkına ulaştırdık. Özellikle Göbeklitepe, Troya, Kapadokya, İstanbul gibi kültürel mirasımız ve arkeolojik zenginliklerimiz hakkında seminerlerin gördüğü ilgi bizi son derece memnun etti.”
“G-20’de büyüyebilen iki ülkenin Çin ve Türkiye olması asla tesadüfi bir başarı olamaz”
“Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, yaptığı konuşmasında G-20 içerisinde büyüyebilen iki ülkenin olduğuna vurgu yaparak şunları söyledi:
“G-20 içerisinde büyüyebilen iki ülke var. Bu sınamaların içerisinde küresel mücadeledeki belirsizlikler ve bütün bunların üzerine gelen ve son derece sinsim bir düşman olarak bütün dünyayı adeta seferber eden korona virüs salgını geliyor. Bu salgına rağmen bugün G-20’de büyüyebilen iki ülkenin Çin ve Türkiye olması asla tesadüfi bir başarı olamaz. Bu başarıyı ülkelerimize getiren en önemli unsur iki ülkenin de dünyadaki gidişatı doğru okuması ve bu gidişatı doğru okumakla kalmayıp iki ülkenin iş birliğinden doğacak fırsatların bölgesel ve küresel iş birliğine de teşvik edilmesi noktasında gösterdikleri kararlı iradedir. Kuşatma- Yol projesi bunun başında geliyor. Türkiye’nin öncülük ettiği Hatay geçişli orta koridor projesi bunun Kuşak-Yol projesi ile uyumlaştırılması son derece stratejik bir önem teşkil ediyor. Bu bile aslında tek başına Türkiye ve Çin’in ne kadar vizyoner iki ülke olduğunu ve bu vizyonu birlikte harekete geçirme konusunda ne kadar samimi ve kararlı olduğun göstermeye yetiyor.”
Konuşmaların ardından CCCFNA ve CCCMC ile Türkiye Çin İş Geliştirme Derneği arasında iş birliği protokolü imzalandı. Beşer, Jiang Hui ve Cao Derong arasında video konferans yöntemiyle imzalanan protokollerin ardından konuşmacılara katılımlarından dolayı teşekkür plaketi verilerek hatıra fotoğrafı çekinildi.