Köşe Yazarımız Mehmet Abdioğulları tarafından 'Bürokrasi Bakanın altını oyuyor' başlıklı köşe yazısına Orman Genel Müdürlüğü cevap verdiTurkuaz Gazetesi

23.11.2024 - 12:37
Mehmet ABDİOĞULLARI

Doğruya Doğru

Mehmet ABDİOĞULLARI

Köşe Yazarımız Mehmet Abdioğulları tarafından ‘Bürokrasi Bakanın altını oyuyor’ başlıklı köşe yazısına Orman Genel Müdürlüğü cevap verdi

Köşe Yazarımız Mehmet Abdioğulları tarafından ‘Bürokrasi Bakanın altını oyuyor’ başlıklı köşe yazısına Orman Genel Müdürlüğü cevap verdi
Son Güncelleme :

10 Nisan 2023 - 17:25

Objektif gazetecilik gereği Orman Genel Müdürlüğü’nün gazetemize yapmış olduğu açıklamayı siz kıymetli okurlarımızla paylaşmaktan gurur duyarım. Haberimiz ses getirince açıklama yapan Orman Genel Müdürlüğü topu taca atmış.

Allah’a şükür ki, kanun yapıcılar uyarılarımıza bir nebzede olsa kulak verdilerde, aklı evvelden olanların bazı hataları yüce meclisten geri döndü. Bu anlamda emeği geçen tüm sivil toplum başkanlarımıza, ve bu anlamda şahsi kredilerini kullanan iş insanlarımıza teşekkürü bir borç bilirim.

Haber portalımızda Doğruya Doğru başlıklı köşemde ‘Bürokrasi Bakanın altını oyuyor’ Başlığıyla yayınlanan köşe yazımızda, çıkacak maden yasasındaki yanlışlıkları ortaya koymuştuk. Orman Genel Müdürlüğü’nde ki bürokratlarımızdan bazıları hala işgüzarlık peşinde olsa gerek, gazeteciliği bize öğretmeye kalktıkları gibi, birde yüce mahkemelerin yargıçlığına soyunmuş ve mahkeme kararı gibi bir basın açıklaması yollamışlar. Allah razı olsun, en azından okuduklarına şahit olduk. Yazının içeriği aşağıda yer almaktadır. Asrın felaketi olarak kabul ettiğimiz deprem felaketi ile mücadele ettiklerini ve bu meyanda yapılan ruhsat müracaatlarının hassasiyetinden sürenin uzadığını beyan edip, verilen ruhsatların istatistiki bilgilerini bizimle paylaşmışlar.

 

Bu ruhsatların yarısını madenci sizden mahkeme kararıyla alıyor,  kumdan kafanızı çıkarırsınız diyerek bir yazı yazıyoruz, onu bile tersinden okuyorsunuz.

Her neyse  

Önceki yazımızda vurguladığımız, altı çizilmesi gereken noktaları sizle tekrar paylaşalım:

Milyarlarca yılda oluşan madenlerin konum olarak yerinin değiştirilmesi mümkün değildir.”

“Oysa gelişen teknoloji, mühendislik ve imkânlar çerçevesinde birkaç yıl içerisinde ağaçlandırma sahaları kurmak mümkündür.”

Bu madenler ülkemiz ve milletimiz için bir değerdir. Çıkarılıp ülkenin istifadesine sunulmalıdır.

Bu madenlerin bir kısmı maalesef mülkiyeti orman arazisindedir.

Üç ay dediniz ama süre hala Minimum 5 – 6 ay dan, 2 yıla varan sürelerde izinler çıkmaktadır.  (Bazen de ret gelmektedir.)

İzinler maalesef çok geç gelmekte.

Bu sırada madenci ya faaliyetini durdurmak zorunda ya da izin dosyam içeride deyip, çalışmasına devam etmek zorunda kalıyor.

Böyle durumlarda Madenci ne yapmalı sizce?

İzni zamanında yollamıyorsunuz, yollamadığınız gibi OGM tarafından hemen zabıt tutulmakta ve bu ülkenin bir değerini ortaya çıkarmaya çalışan madenci maalesef yargılanmakta ve ceza almaktadır.

Sizde biliyorsunuz ki;

Hiçbir madenci taşım yapmak, usulsüzlük yapmak amacını taşımaz.

Sizin bürokratik işlemlerinizin yavaş ilerlemesi, insanları mağdur etmektedir.

Bu madenciler; milyonlarca insanı istihdam etmektedir. Direkt olarak fabrikalara, dolaylı olarak nakliyecisinden, pazarcısına, bakkalına kadar ülke ekonomisine fayda sağlamaktadır.

Madencinin Üretim ve İhracat yaparak ekonominin bel kemiği hâline geldiğini maalesef bürokratlar olarak görmek zorundasınız.

Ceza kesen değil, işi kolay kılan olmalısınız.

Basın açıklamasında OGM verdiği izinleri vurgulamaktadır. Sektörün ve madencilerin en çok vurguladığı konu izinlerin ret gelmesi. Çevremde üç madenciden birinin dosyası red gelmekte.

Ret sebebleri ise:

  • Köyün öngörünümünde
  • Karayolu öngörünümünde
  • (Taşlık bir bölgede bile) orman olarak kalmasında kamu yararı vardır. Şeklindeki yaklaşımlarınız kabul etmiyoruz.

Evet en çok ret sebebi kamu yararı cümlesinden kaynaklamaktadır.  

Kamu yararı nasıl tespit edilmektedir.  Milyonlarca dolarlık madenlerin yerin altında yatmasında nasıl kamu yararı olabilir?

Ya da çıkarılmayan madenlerden dolayı işsiz güçsüz kalan insanlar istihdam edilememesinde nasıl bir kamu yararı olabilir?

Madenci bu ret gerekçelerini mahkemelere taşımaktadır. Açılan davaları hemen hemen hepsi kazanmaktadırlar.

Madenci davayı kazandıktan sonra, OGM tarafından ruhsat hukuku devam ettiği sürede izin verilmesi gerekir. Madenci, dava yoluyla kazandığı için, orman idaresi sadece 2 yıl izin vermektedir. Tam detaylı bilmemekle beraber OGM’nin verdiği izinlerin çoğunun mahkeme yoluyla kazanılan davalara verdiği izinler olduğunu bizlere düşündürmeyin.

 Hal böyle olduğu halde bizde Bürokrasinin madenciyi karşısında diz çöktürmek istiyor.

Diyerek düşünüyoruz. Muhtemelen sizin bu yaklaşımlarınızı gören siyasi irade bundan sonra daha hassas davranacaktır. Bürokrasinin TBMM önüne geçmesine asla izin vermeyiz. Artık lütfen kafanızı kumdan çıkarınız, bu ülke hepimizin.

Çok önemli iki örnek verelim.

Önceki Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Tarım ve Orman Bakanlığı döneminde işletme alanına 5 hektar muafiyeti getirildi ve 5 hektara kadar bedel alınmadı.

İyi yaptığınız işlerde vardı, bunlardan bir tanesi buydu. Güzel bir uygulama oldu.

Daha sonra 5 hektar muafiyeti kayıp bir bedel olarak görüldüğü için, telafi etme adına altyapı (pasa, yol vs.) da ciddi bedel artışları yapıldı. Bedelsiz olan 5 hektardaki açığı, alt yapıda ciddi bedel artışları yapılarak kapatmayı amaçladığınızı düşünmekteyiz.

Bu madencilerden örnek vermemem, tamamen madencilerin sizden ürkmesinden kaynaklanmaktadır, eskiden memur millet için iş yapardı, şimdi memur iş değil eziyet eder duruma geldi.

Yukarıdaki bahsettiğimiz 5 hektarlık bedava verilen sahalarda başka amaçlarla kullanılmaması için OGM,   sahalarda denetim yapmaktadır.  Denetim esnasında amacı dışında kullanım var diye her tarafa tutanak tutup cezalar yağdırılmaktadır.

Sonuç olarak; Madenci 5 hektar muafiyeti istemiyor. Altyapı ve işletme ve muafiyeti ortalama bir bedel ile verin ve milleti (amacı dışında kullanım diye) bunaltmayın.  Bu örnekleri çoğaltmak mümkün ama bu kadar yeter.

Çünkü madenci MAPEG, İl Özel İdaresi, Çevre İl Müdürlüğü ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafında yeteri kadar denetlenmektedir.

Yazımızdan hemen sonra 05 Nisan tarihinde orman kanununda bazı değişikler yapıldı. Biz iki kelimenin üzerinde odaklanmıştık.

  1. “Bakanlıkça izin verilebilir” cümlesini karşı idik. Eskisi gibi kalması (“verilir”) keyfi kararları engellediği için olumlu kabul ediyoruz.
  2. Diğer vurguladığımız muhafaza ormanı ve verimli orman ifadeleri yine bakanlığın iznine bağlı olması keyfi uygulamalara sebep olacaktır. Mevcut halin devamı uygun olacaktı. Ama olmadı. Fakat vazgeçmeyeceğiz.

Artık başka bir bahara diyelim.

Tek soru tek cevap istiyoruz sizden, bize yollamış olduğunuz açıklamada yıllara göre verdiğiniz izinleri yazmışınız, Allah aşkına kaçı mahkeme kararıyla izin verildi, bir ara bunu da cevaplayın.

Sizleri takip etmeye ve madencinin yanında durmaya, sizin doğru yaptığınızda sizin de yanınızda durmaya devam edeceğiz, devam edeceğiz. Ta ki adalet yerini bulana kadar. Umarım güzel çalışmalarınızı da yayınlamak bizlere nasip olur.

Hoşça kalın, dostça kalın.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

Bu sayfanın içeriğini kopyalayamazsınız