Sekiz gündür ülke genelinde devam eden yangınlar belli bölgelerde hala devam ediyor. Yangın bölgelerinde devletin ve vatandaşların tüm imkanları seferber edilerek çoğu bölge kontrol altına alındı. Kontrol altına alınamayan bölgelerde ise yöre halkı ve gönüllülerin desteği artarak devam ediyor. Isparta ilinde yoğun olarak bulunan mermer ocakları işletmecileride yangın söndürme çalışmalarında en büyük destekçilerden olmaya devam ediyor.
Isparta’da devam eden yangınları ve yaşanan mücadeleyi anlatan Hong Global Yetkilisi Murat Van bölgedeki yangınların kısa sürede kontrol altına alınmasında mermer ocak işletmecilerinin desteğinin çok fazla olduğunu söyledi.
Van yangın söndürme çalışmalarını anlatırken şu ifadelere yer verdi:
Ocağımızın mevkisi sebebi ile yangını ilk görüp hemen makinelerimizi gönderdik ve diğer ocaklara haber verdik. Sağolsun hepsi düşünmeden yolladı makineleri. Yangın başlar başlamaz Sütçüler İtfaiye ve Orman işletmesi kısa sürede müdahale etti. Ama araçlarının çoğu Marmaris ve Manavgat’ta idi.
Yangının çok büyük olmasına rağmen kısa sürede kontrol altına alınmasında 2 büyük etken var idi.
Bir çevredeki mermer ocakları Hong Global, Karmersan, Batu mermer, BGTaş, HBB daha bir çok firma bir saatten daha kısa bir sürede 40’a yakın ağır iş makinesini ( en küçüğü 35 ton olan lastikli kepçe) ve 25- 30 adet su tankerini İl Valiliği emrine verdi. İkinci ise bağlı bulunduğunuz köyde çok ciddi su kaynağı vardı. Suyu biten araçlar kısa sürede tekrar dolum yapabildiler. Bu konuda Baysallar Balık Çiftliği’ne sonsuz teşekkürler.
Uzak bölgelere doğru yangın ilerleyince su tedariğinin hızlı yapılması için mermer ocaklarında bulunan su tankerleri ile sahada bulunan söndürme araçlarına su taşındı. Ayrıca ara noktalarda su aktarma istasyonları kuruldu.
Valilik, Belediyeler, Kamu Müdürlükleri, Jandarma Komutanlığı, Orman Müdürlükleri, İl Özel idare, İl Çevre müdürlükleri herkes tüm kadroları ile seferber oldu.
Yangın başladıktan 2 saat sonra Kızılay çadırı kurulmuştu. AFAD hemen geldi. Sivil toplum kuruluşları ve bir çok yardım kuruluşu yiyecek ve içecek getirdi. Yangında görev alan makinelerin yakıt takviyesi için seyyar istasyonlar organize edildi.
Çandır köy merkezinde sadece 1 gün elektrik yoktu. Mermer ocakları uzak köylere jeneratörlerini yolladı. AFAD projeksiyon ve internet istasyonları yolladı.
Hiçbir çevreci kuruluş yoktu. Hoş belki Marmaris veya Manavgat’ta olabilirler. Haksızlık yapmayalım.
Orman ve itfaiye işçilerinin yaptığı “bu onların işi” ile açıklanamaz. Hakları kesinlikle ödenemez. Burası gölgede 46 derece şuan. Ve üstüne alevler ile uğraşıyorlar. Burada olan DEVLET idi. Ve hala buradalar. İl Valisi, İl ve İlçe Belediye Başkanları, Jandarma Alay komutanı, askeri görevliler, kaymakamlar herkes burada. Ve robot gibiler uyumuyorlar. Oturmuyorlar 1 dakika. Aralıksız 48 saattir uyumayanlar var.
Hiç kolay değil yönetmek böyle bir durumu. Sürekli eleştirenler çözüme katkıda bulunsa daha kolay olur. Major çözümlerden bahsetmiyorum. “Uçak kiralamak istediniz izin vermediler” doğrudur.
Unutmayın ekiplerin ana önceliği yaşam yerlerini güvence altına almak ve bunu yapabilmek için ormanı feda etmek durumunda kaldıkları oluyor.
“Saatlerdir arıyorsunuz helikopter yollamıyorlar” doğrudur. Ama bence durum tespiti yapan kişiler gelsin yangından mağdur olan insanlara çorba taşısın. Su taşısın. En kolay yapılan yardım maddi yardım. Maddi yardımları küçümsemiyorum asla. Çok gerekli ve önemli. Ama çok az insanın sahaya çıkacak iradesi var. Ve sahaya çıkan insanlar daha az söyleniyor sürekli durum tespiti yapanlara nazaran. Herkes çok üzülüyor kahroluyor eminim, ama elini taşın altına koyanlar az sayıda.
Hadi toplanalım Marmaris’e Manavgat’a yardıma gidelim deseler kaç kişi gelir. Yüzde kaçımız koşar.
İsterseniz deneyelim. Yakın çevrenizi organize edin ve başvurun yardım kuruluşlarına. Fiziksel olarak ne yapabiliriz diye sorun. Ret cevabı mı aldınız? Gerek yok mu dediler?
Dinlemeyin yakın bölgeye gidin. Evi yanan adama bir kova su taşıma fırsatınız olur belki. Ya da boş boş bekleyin, ihtiyaç olursa ilk koşacak siz olabilirsiniz diye.
Köye dışarıdan gelen bir çocuk var ve tek görevi gelen tankerlere su doldurmak. O ilk gelenlerden olduğu için görev ona kalmış. Ve yapmaya devam ediyor. Önemli olan belki de ilk gelenlerden olabilmek. Sonra zaten pozisyon kalmıyor. Hepsi doluyor iş başvurusu misali. Ve “ihtiyaç yok ki gidelim yardım edelim” sonucu çıkarıyor insanlar. Bir nevi vicdan rahatlığı.
Eksiklikleri dile getirmek yararlı ve bir o kadar da kolay. Aynı zamanda tatmin edici bir duygu insanoğlu için. Bir görev yapmış oluyor kendince.
Hoş zaten bir suç örgütünde bile ikinci adam sadece fikir beyan eder durum tespiti yapar. Çözümü patron bulur.
Benim 3 günde gördüğüm bu. Patron çözüyor işi. Daha iyi çözülürdü diyecekler, haklılar. İllaki daha iyisi yapılırdı. Ama durum bu.
Bizim sektörden haz etmeyen kişilere bastıra bastıra söyledim ve söyleyeceğim. Köylülerin hem fikir olduğu gibi mermer ocakları olmasa bu yangın bu kadar kısa sürede söndürülemez idi. Ve yine orman köylülerinin dediğine göre Serik ve Manavgat’a kadar giderdi. (Orman bağlanıyor oraya kadar ve çok sık)