Maden ve doğaltaş sektörünün bir yayın organı olarak, sektörümüzde kâbusun yaşandığı ve yaprak dökümünün başladığı şu günlerde üzgün olmamıza rağmen umudumuzu yitirmemeye çalışıyoruz.
Çünkü Turkuaz Gazetesi olarak yayın politikalarımızda her zaman çözümün bir parçası olduk, bundan sonra da olmaya devam edeceğiz.
Sorunu söyleyerek sorunun bir parçası olmaktansa, soruna çözüm üreterek çözümün bir parçası olduk.
Ekonominin durumu belli, ülke ve uluslararası şartlar belli, karamsarlık almış başını gidiyor. Maden ocakları ve mermer ocak sahaları, bürokrasiden ve yüksek maliyetlerden bıktıkları için tek tek kapatılıyor. Yani ruhsatlar iptal ettiriliyor. Çalışan ocak ve fabrikalar kapanıyor.
Ne yapacağız, oturup dizlerimizi dövecek değiliz.
Biz de oturmadık, sahaya indik, kapı kapı gezerek mikrofon uzatarak sesiniz olmayı tercih ettik. Çıkan gazetemizde, haber portalımızda, YouTube kanalımızda Turkuaz TV ekranlarında hep çözüm aradık, gözünüz kulağınız olmaya çalıştık.
Birlikte güldük, birlikte ağladık. Karadeniz’deki su baskınlarında, Akdeniz’deki orman yangınlarında, Güneydoğu’daki depremlerde hep beraberdik.
Şimdi de sektör kendi depremini yaşıyor. Şımarık firmaların başımıza açtığı dertler bir tarafa, uluslararası rekabet koşullarının zorluğu bir tarafa, bir de kalite üzerinden rekabet yerine fiyat politikasıyla rekabet etmeye devam ediyoruz. Yani kendi bacağımıza sıkıyoruz.
Yapmayın beyler, çok üretmek bizi bu hale getirdi. Yüksek katma değer ve kalite ön planda olması gerekirken fiyat politikaları üzerinden yaptığımız rekabetin sonucu ortadadır. Herkesin kabahati var da sanki bizim hiç kabahatimiz yok mu? Lütfen bu soruyu kendimize soralım. Soralım ki silkinelim ve çözüm bulalım.
Her neyse, Turkuaz Gazetesi ve ekibi olarak biz umutlarımızı bir başka bahara bırakmayanlardanız. Siz de umudunuzu tüketmediyseniz, bizi arayın, gelelim çözümü birlikte konuşalım. Biz sizin sesiniz olalım.
Hatta sesinizi, uydudan yayın yapan ve bize televizyon ekranlarını açan TV DEN kanalında duyuralım.
Bu arada, Turkuaz tarafından çekilen haber programlarının hepsi ama hepsi TV DEN televizyonundan yayınlanmaktadır. Bize bu fırsatı veren TV DEN yönetim kuruluna ve TV DEN’in sahipleri Mehmet Aydın ve Emin Aydın kardeşlere teşekkürü bir borç biliyorum, bize ekranlarını açtıkları için.
Silkelenelim, üzerimizdeki ölü toprağını atalım ve az üreterek çok kâr etmenin çözüm ve çarelerini bulalım.
Küçük kobiler olmadan büyük balinalar olmaz. Bu yarayı el birliği ile iyileştirmenin vakti geldi. Hâli vakti yerinde olan büyük firmalarımıza, lobi ve sivil toplum örgütlerimize, siyaset adamlarımıza ve basınımıza çok iş düşüyor. Muhtemelen herkes sorumluluğu ile hareket eder ve bu kötü günler geride kalır, inşallah.
Yeni yayın dönemimizde bize destek olmaya ve sektörüne sahip çıkmaya devam eden tüm iş insanlarımızı, çalışan operatör ve işçilerimizi, makine ve teknoloji üreten mühendislerimizi saygı ve minnetle selamlıyor, umuda olan yolculuğumuzda başarılar diliyorum.
Hoşça kalın, dostça kalın.