İzmir’in Yaralarını Türkiye İmce Usulü SarıyorTurkuaz Gazetesi

23.11.2024 - 12:26
Murat Demircan

Murat Demircan Ekonomi Muhabirleri Derneği İzmir Başkanı

Murat Demircan

İzmir’in Yaralarını Türkiye İmce Usulü Sarıyor

Homeros’un “Gökkubbenin altındaki en güzel şehir” olarak tanımladığı İzmir, 30 Ekim’de saatler 14.51’i gösterirken, 6,9’luk büyük bir depremle sarsıldık.

İzmir’in Yaralarını Türkiye İmce Usulü Sarıyor
Son Güncelleme :

21 Kasım 2020 - 11:46

Depreme İzmir’in en sağlam ve modern binalarından biri olan Ege İhracatçı Birlikleri’nde yakalandığım için bu depremde hayatını kaybeden 115, yaralanan 1035 ve evlerinden olan binlerce İzmir’liye göre göreceli olarak şanslıydım.

İzmir’in 1668 yılından sonra yaşadığı en büyük deprem olarak tarihteki yerini alan deprem sonrasında kendimizi büyük bir panik ve korku ile sokağa atarken, İzmir’de bir yerlerin yıkılmış olabileceğini düşünüyordum.

Depremden hemen sonra ilk olarak o anda evde yalnız olan kızım ve oğlumu aradım. Onlar, “Biz kendimizi sokağa attık. Sağlığımız yerinde” deyince bir nebze rahatladım.

Sonrasında dakikalar içerisinde Bayraklı ’da yıkılan binalar olduğu haberleri gelmeye başladı. 1994- 2000 yılları arasında Bayraklı Manavkuyu semtinde üç farklı sitede oturmuş birisi olarak Bayraklı gözümün önüne geldi. Bayraklı, son yıllarda gökdelenlerin yükseldiği İzmir’in Manhattan’ı olarak tanımlanan bir yerdi.

Merkez üssü Seferihisar olan depremde 70 km. uzağındaki Bayraklı’ da ki binaların yıkılması bundan sonra şehircilik için atılacak adımlarda bir değil kırk kez düşünmemiz gerektiğini ortaya koydu.

Dilimize pelesenk olmuş bir sözün, “Deprem öldürmez, ihmal öldürür, çürük binalar öldürür” bir kez daha yaşayarak doğruluğunu üzülerek gördük. Bayraklı’da düne kadar narenciye bahçeleri olan, bamya tarlaları olan, alüvyonlu topraklar zeminin özellikleri dikkate alınmadan imara açılmıştı.

İzmir depremi sonrasında yaraları sarmak için Bakanlıklar, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Kızılay, Diyanet Vakfı, AFAD, UMKE, AKUT başta olmak üzere herkes yardıma koştu.

İmece usulü İzmir’in yaraları sarılmaya çalışıldı

İstanbul, Ankara, Diyarbakır, Manisa başta olmak üzere Türkiye’nin her tarafından belediyeler arama-kurtarma ekipleriyle, seyyar mutfaklarıyla İzmir’de yerlerini aldı.

Covid-19 virüsünün zirve yaptığı süreçte, kendi sağlıklarını tehlikeye atarak enkaz altında kalan vatandaşlarımızı kurtarmak için gece-gündüz çalışan arama-kurtarma ekiplerimize, sağlık çalışanlarımıza şükran borçluyuz.

Böylesi zamanlarda kimimizin parasına, kimimizin duasına ihtiyaç oluyor, para deyince akla da iş dünyası geliyor

İzmir iş dünyası depremin ilk anından itibaren ne yapabiliriz arayışına girdi. İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası, İzmir Ticaret Borsası, Ege İhracatçı Birlikleri, Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği, EGİAD, ESİAD ve İZSİAD “Birlikten İzmir Doğar” isimli bir yardım kampanyası başlattı. Bu kampanyada 50 milyon TL toplanmasıhedefleniyor. Bu yardımlarla depremde vefat eden 115 vatandaşımızın ailelerine içinde okulu ve sosyal tesisleri olan “İzmir Deprem Konutları” yapmak istiyorlar. Kampanyaya ilgi yoğun.

Türk doğaltaş sektörünün temsilcileri konumundaki; Ege Maden İhracatçıları Birliği, İstanbul Maden İhracatçıları Birliği, Denizli İhracatçılar Birliği ve Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği üst kuruluşları Türkiye İhracatçılar Meclisi çatısı altında bu kampanyada yerlerini aldılar. TİM, 61 ihracatçı birliğiyle birlikte kampanyaya 10 milyon TL bağışta bulundu.

Aliağa Organize Sanayi Bölgesi ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’de 10 milyon TL’lik bağış yapan diğer kurumlar oldu. Folkart İnşaat 2 milyon TL, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası ve İzmir Ticaret Borsası’da 500’er bin TL, EGİAD 250 bin TL bağışladıklarını duyurdu.

Afyonlu Mermerciler ise; Türkiye’nin dört bir tarafından gelen yardımların doğru istiflenmesi ve israf olmaması için Turkuaz Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Mehmet Abdioğulları’nın organizasyonunda kısa sürede bir TIR paleti İzmir’e ulaştırdı.

İzmir depreminde 92 saat sonra enkaz altından sağ kurtarılan Ayda bebek hepimiz için umut oldu. Ayda bebeklerin öksüz ya da yetim kalmaması için bu depremden çıkarmamız gereken çok ders var. Umarım, Türkiye’nin deprem ülkesi olduğu gerçeğini bir an önce kabul eder ve tedbirleri kısa sürede hayata geçiririz.

İzmir depreminde vefat eden 116 vatandaşımıza Allah’tan rahmet diliyor, böylesi acıları bir daha yaşamamamızı temenni ediyorum.

Murat Demircan’ın diğer yazılarını okumak için buraya tıklayabilirsiniz.

YORUM YAP

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.

Bu sayfanın içeriğini kopyalayamazsınız