Açılış programına; Eskişehir Vali Yardımcısı Remzi Oğuz Yılmaz, Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürü Arslan Narin, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanvekili Hasan Ünal, Mihalıççık Belediye Başkanı ve Çalıştay Yürütme Kurulu Başkanı Haydar Çorum, ESOGÜ Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Haldun Kurama, İMİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Metin Çekiç, TMMOB Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Yüksel, Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Başkan Yardımcısı Ali Emiroğlu, ESOGÜ Maden Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Ece Kundak, MAPEG Kurumsal İletişim Koordinatörü Selçuk Bostancı, MAPEG Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Özgün Türkeli katıldı.

“Doğru bilgi ile doğru yönetim mümkün”

Açılış konuşmasını yapan Mihalıççık Belediye Başkanı ve Çalıştay Yürütme Kurulu Başkanı Haydar Çorum, doğal kaynakların geleceğin en stratejik unsurlarından biri olduğunu belirtti. Türkiye’nin kendi kaynaklarını işlemesinin milli bağımsızlık açısından önem taşıdığını vurgulayan Çorum, madencilik konusunda hâlâ temel tartışmaların sürmesini eleştirerek, “Gelişmiş ülkeler artık uzayda madencilik arayışındayken biz hâlâ ‘madencilik yapılsın mı yapılmasın mı?’ sorusundayız” dedi. Madenciliğin riskli bir alan olduğunun altını çizen Çorum, sektörün sahadaki emekçilerin deneyimiyle ilerlemesi gerektiğini dile getirdi.

“Sektör öngörülebilir bir yapıya kavuşmalı”

TMMOB Maden Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Yüksel, çalıştayın ülke madenciliği açısından önemine dikkat çekerek, şehir bazlı bu değerlendirmelerin sektöre yeni bir vizyon kazandırdığını söyledi.  Mevzuattaki sık değişikliklerin yatırımcıyı tedirgin ettiğini belirten Yüksel, “Madencilik uzun vadeli bir yatırım alanıdır, bu nedenle öngörülebilirlik esastır. Hem madenciyi hem kamu yararını gözeten dengeli bir sistem kurulmalıdır” ifadelerini kullandı.

Eskişehir bu yarışın tam merkezinde

Madenciliğin ihracat ve yüksek katma değer açısından önemine değinen İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkan Yardımcısı Metin Çekiç, Eskişehir’in özellikle nadir toprak elementleri konusunda gelecekte Türkiye’nin lokomotifi olacağını söyledi. “Bugün dünyanın teknoloji devleri bu elementler için yarışıyor. Eskişehir bu yarışın tam merkezinde olabilir” diyen Çekiç, sektörde sürdürülebilirlik ve şeffaf üretim standartlarının geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Üniversite ve sektör arasında daha güçlü bağlar kurulması gerektiğini de ifade etti.

“Güçlü bir maden kanununa ihtiyacımız var”

Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Başkan Yardımcısı Ali Emiroğlu, Türkiye’de maden kanununun sık değişmesinin belirsizlik yarattığını söyleyerek, tutarlı bir mevzuatın gerekliliğine dikkat çekti. Eskişehir’in bor, toryum ve nadir toprak elementleri gibi stratejik kaynaklarda dünya ölçeğinde avantajlı bir konumda olduğunu hatırlattı.

“Hiçbir arama sondajı su yolunu değiştirmez”

Çalıştayda teknik düzenlemelere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Maden İşleri Genel Müdürü Arslan Narin, Türkiye’nin maden rezervlerinin verimli kullanılması için ruhsatlandırma süreçlerinin modernize edildiğini söyledi. Narin, “Eskişehir’de toplam 440 adet maden ruhsatı bulunmaktadır. Bunların 84’ü arama ve 356’sı işletme ruhsatıdır. Bu rakam, Türkiye genelindeki 13 bin 700 ruhsatın yüzde 3.19’unun Eskişehir’de olduğunu göstermekte ve ilin madenler açısından ne kadar kritik bir konumda olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Maalesef, yoğun dezenformasyon ve önyargılı propagandalar, sanki bütün ülkeyi maden alanı haline getirmişiz ve hepimiz çok kötü çalışıyormuşuz gibi bir algı yaratıyor. Bu nedenle, hepimiz bu olumsuz algıyı yıkmak için ciddi bir kampanya yürütmek zorundayız. Ülkemizin bulunduğu seviyenin üzerine çıkmasının en güçlü destekçisi madenciliktir, çünkü sıfırdan kaynak üretiyoruz. Örneğin, basında bir altın madeni haberi çıktığında, altın arama faaliyeti hemen siyanürle ilişkilendiriliyor. Açıkça belirtmek isterim: Hiçbir arama faaliyetinde, kimyasal kullanılmıyor. Hiçbir arama sondajı, su yolunu değiştirmez” şeklinde konuştu. Eskişehir’in bor, manyezit, mermer ve endüstriyel hammadde çeşitliliğiyle ülke ortalamasının üzerinde bir konuma sahip olduğunu belirten Narin, “Amacımız hızlı ama bilinçli bir süreç yönetimi. Hem çevre hem üretim güvenliği aynı anda sağlanmalı” dedi. Yeni dijital sistemle arama ve işletme başvurularının daha şeffaf hale getirileceğini anlattı.

“Gelecek nesillere ne bıraktığımız önemli”

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanvekili Hasan Ünal, geçmişte yapılan yanlış uygulamaların çevresel izlerinin hâlâ görüldüğünü söyledi. Yerel yönetim olarak ÇED süreçlerine aktif katıldıklarını vurgulayan Ünal, “Geriye dönüp baktığımızda çevre adına gelecek nesillere ne bıraktık, buna bakıyoruz” ifadelerini kullandı.

“Madende alınan her tedbir bir hayat kurtarır”

Eskişehir Vali Yardımcısı Remzi Oğuz Yılmaz, madenciliğin ekonomik katkısının yanı sıra iş sağlığı ve güvenliği boyutunun da kritik olduğunu belirterek, “Her doğru tedbir bir hayat kurtarır” dedi. Çalıştayın bölge için yol gösterici bir rehber niteliği taşıdığını ifade etti.

Bu video Kanal 26 Eskişehir tarafından yayımlanmıştır.