Bize iş çıkardın Şuayp Ağa..
TEBRİKLER
Şimdi klavyenin başına geçeceksin, yazılanları çizilenleri, ekonomik verileri inceleyeceksin, bunları kafanda harmanlayacak ve yazıya dökeceksin, vallahi çok iş çıkardın Şuayp Demirel.
Ne güzel metropoller de ki gazeteciler her yıl vergi rekortmenlerini açıklıyor bizde alık alık bakıyorduk.
Sen tut İscehisar gibi bir ilçeden İstanbul, Ankara, Adana, Antep, İzmir, Bursa, Mersin gibi metropol kentlerin nimetlerinden faydalanan iş insanlarının arasına katıl ve bu ilçenin ismini duyur, gelirler vergisinde Türkiye genelinde ilk 100 iş adamının arasında 41’inci ol.
İnan bize çok iş çıkardın biz rahattık, şöyle kenardan kenardan gidiyorduk.
Şimdi İstanbul’da ki birçok gazeteci beni arıyor ve seni soruyor.
Şuayp Demirel kimdir?
Zenginliği nereden geliyor?
Nelerden hoşlanır?
Nerde okumuştur?
Nasıl ulaşabiliriz?
Oğlu kızı var mıdır?
Hangi iş sahalarında çalışıyor gibi birçok sorunun muhatabı olduk.
İnan bize çok iş çıkardın. Neyse sonra helalleşiriz şu muhabirlerin istediklerini buraya yazalım da soran olursa toplu olarak cevap veririz.
ŞUAYP DEMİREL ÖZGEÇMİŞ
11 Şubat 1955’te Afyonkarahisar’ın İscehisar İlçesinde doğdu. İlköğrenimini İscehisar’da, ortaöğrenimini Afyonkarahisar İmam Hatip Okulu’nda, yükseköğrenimine ise; Hacettepe Üniversitesi Mühendislik – Mimarlık Fakültesi Elektirik-Elektronik Mühendisliği bölümünde devam etti.
Öğrenimi sırasında 1978 yılında Türk Sanayisine ilk adımını atarak Şuayp Demirel Teknik Hidrolik Makine Sanayi adı ile imal ettiği 300 tonluk mermer ocaklarında kullanılan hidrolik kriko(titano) mermer ocakçılığı sektöründe bir çığır açmış, 1982 yılında iki ayaklı ST –Makine imalatını yaparak, Şuayp Demirel adı altında kurduğu mermer fabrikasında işletmeye almıştır.
Türk mermer ve makina sektöründe yeni teknoloji ile mermer ocaklarında üretimi artırmak, üretim kaybını asgariye indirmek için “Elmas Tel Kesme Makinalarını” imalatına başlamıştır.
2 Mart 1983 – 28 mart 1984 tarihleri arasında İscehisar Belediye Başkanlığı görevini başarıyla yürütmüştür.
1983 yılında Afyon’da ilk ihracatını Şuayp Demirel İthalat İhracat ve Turizm adı altında mermer blokları ihracatı olarak gerçekleştirmiştir.1984 yılında Şuayp Demirel Mermer Fabrikası İşletmeleri olarak mermer üretimine devam etmiş,1990 yılında DEMMER DEMİRELLER MERMER SANAYİ VE TİCARET A.Ş’yi,1987 yılında DEMMAK DEMİRELLER MAKİNA SANAYİ VE TİCARET A.Ş’yi kurarak Türk ekonomisine katkıda bulunmaktadır.
Ekrem Demirel Maden Sanayi ve Tic.A.Ş,Dempet Demireller Petrol Ürünleri Nakliye Turizm Tic.A.Ş,Emin Demirel Mermer Maden Ziraii Üretim Sanayi ve Ticaret A.Ş, Demteks Demireller Tekstil Ürünleri Ticaret A.Ş,Ekrem Demirel Mermer Ocakları ve Nakliye İşletmeleri ile Şuayp Demirel İthalat İhracat İnşaat Taahhüt Ticaret adı altında ile faaliyetine devam eden işletmelerin Yönetim Kurulu Başkanlığını yürütmektedir.
Şuayp Demirel; şirketlerinde binlerce eleman çalıştırmakta,Türkiye Gelirler vergisi sıralamasında 41. Sırada yer almış durumdadır.
Şuayp Demirel; iki dönem Afyon Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyeliği, Afyon Eğitim Vakfı Kurucu Üyeliği, Afyon İscehisar Sağlık Eğitim Vakfı Kuruculuğu, İscehisar Çevre Güzelleştirme Derneği Kuruculuğu, İscehisar Mermerciler Derneği Kurucu Üyeliği, Türkiye Mermer Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği Kurucu Üyeliği, İzmir İtalyan Ticaret Odası Üyeliği, Polonya Ticaret Odası Üyeliği görevlerinde bulunmuştur.
Şuayp Demirel; Kocatepe Üniversitesi Afyon Meslek Yüksekokulu Mermercilik Bölümü Eğitim Tesisleri Müteşebbis Heyeti Üyeliği, İscehisar Meslek Yüksek Okulu Müteşebbis Heyeti Başkanlığı görevi yapmış ve okulların yapımında maddi olarak büyük katkı sağlamıştır.
Evli olan Şuayp DEMİREL ‘in 2 erkek bir kız çocuğu vardır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.
Şuayp Demirel:Kafamı durduramazlar
Taşlar demedim evet daşlar dedim, her ne kadara da Türk dil kurumunda ‘TAŞ’ şeklinde bir kelime kullanılsa da kırsala ve köylere indiğimizde halk dilinde ‘DAŞ’ olarak cümlelerimizi tamamlarız.
Hatta bölgeyi tanımlayacak olursak da ‘Daşra’ yani kırsal anlamında kullanılır, doğrusu taşradan geliyorum şeklinde olmasına rağmen halk dilinde ‘daşradan geliyom’ şeklinde kullanılmaktadır.
Şimdi gelelim metropol kentlerdeki vergi rekortmenleri arasına giren, daşradan ve daşların arasından çıkan vergi rekortmenine!..
Şuayp Demirel’in kendi deyimiyle, ‘Üretmek için illaki coğrafi şartların uygunluğu değil, sizin uygunluğunuz çok önemlidir. Bana veya yaptığım işe engel olabilirler, izin vermeyebilirler. Hatta durdurabilirler ama onların engel olamadığı ve durduramadığı bir şey vardır. Oda benim kafamın içindeki düşünceler ve projelerdir. Beni yıldıramaz ve durduramazlar.
Sizin de iyi bir gazeteci olmanız için illaki metropolde olmanıza gerek yok, eğer kafanızın içindeki projeleri ve şartları uygun hale getirebilirseniz sizde vergi rekortmenleri arasında bir gazeteci veya iş insanı olabilirsiniz. Yani başkaları size engel olamaz, engel sizin kafanızın içindedir. Hiçbir zaman umutsuzluğa yer bırakmayacaksınız, çalışana engel olmayıp moralinizi bozmayacaksınız.’ şeklinde izah etti.
Gerçekten de ülkemizin ve dünyanın ekonomik krizle boğuştuğu şu günlerde, Şuayp Demirel ve ekibinin bir toplantısına şahit olmuştum. Toplantıda kardeşleri Adnan Demirel, Ömer Demirel ile büyük oğlu Ekrem Demirel vardı. Toplantının bitmesini bekledim ve Şuyip Demirel ile odasına geçtik, odasında çalışmaya ve yatırımlara hız kazandırmak ile alakalı olduğunu söyledi, abi herkes küçülüyor sen ise hala yatırımdan bahsediyorsun dediğimde, ne olacak krizin geçmesini mi bekleyeceğiz, o zaman daha çok beklersiniz, krizi atlatacak olan bizleriz demişti.
Her yıl metropol kentlerinde vergi rekortmenleri açıklandığında ekonomi yazarlarını bırakın, magazin muhabirlerinden tutun, spor eleştirmenlerine kadar herkes vergi rekortmenlerinin peşinde koşar, hatta rekortmeni bırakın oğlunun kızının gittiği kafeye kadar görüntüler ve şu vergi rekortmenin oğlu, şununla gözüktü gibi bir çok haber yaparak ilgili firma ve kurum hakkında yorum yaparlardı.
Bizde elimize aldığımız gazete veya izlediğimiz haber programlarından takip etmeye çalışırdık.
Türkiye vergi rekortmenlerden ilk 41 kişi arasında yer alan 41. ismin gazetemizi ziyaret etmesi bizi hem duygulandırdı, hem mutlu etti hem de düşünmemizi sağladı.
Bu yaşta bu azim ve çabanın karşılığında demek ki bizim daha çok çalışmamız lazım. Evet Şuayp Demirel’in kırsal bir şehirden vergi rekortmenleri arasında yer alması bizleri bir hemşehri olarak ne kadar duygulandırıp ve onurlandırdıysa, emin olun doğaltaş sektörü ve maden sektörünü de bir o kadar onurlandırmıştır.
Birçok başkan ‘Bu ülkenin petrolü doğaltaştır.’ cümlesini kullanıp slogan haline getirmişti. Hiç olmazsa bu cümlenin altını dolduran bir sektör olduğumuzu da ispat etmiş oluyoruz.
Şuayp Demirel ile Cuma namazı sonrasında bizim ofiste buluştuk.
Ben İscehisar’a tebrik etmek için giderken Uydukent’de ki İmam-ı Azam Camii’nin önünden Şuayp Bey’i telefonla aradım. O da Paşa Camii’nden çıktığını söyledi. O zaman bana yakınmışın benim ofiste buluşalım dedim.
Gelirim amma üst kata çıkmam alt katta otururuz dedi. Ve ofiste buluştuk.
İleriden geriden sohbet ettik.
Vergi rekortmenliğini olması çok umurunda değildi, o gelecekten bahsediyor yatırımlardan bahsediyor, devlete daha çok faydalı olmaktan bahsediyordu.
Bir dur ağa dedim sözünü kestim. Bu kadar çalışmak güzelde ne zaman yiyeceğiz bu paraları dediğim de, bizim yiyeceğimiz ha bir lokma fazla, ha bir lokma az, nasibimizden fazlası değil. Dedi.
Hayatı kaçırıyorsun yanlış yapıyoruz dedim.
Kaçan bir şey yok dedi ve kendi yazdığı bir şiir okudu.
SILA
2023’ü bitirdik girdik yeni bir yıla
Coştuk cümlemiz aklımıza, ne gurbet geldi ne sıla
Kutladık birbirimizi sıra sıra
Aklımıza ne gurbet geldi ne sıla
Gurbet- i dünyada sanki sılada gibiyiz
Sonunda tac-ı tarağı toplayıp gidiciyiz
Kaldıkça gurbette günah ediciyiz
Aklımıza ne gurbet geldi ne sıla
Sabaha kaldı çok az bir süre
Yürüyüp gidiyoruz defterimizi düre düre
Bu yolda kimi koşa kimi sürüne
Aklımıza ne gurbet geldi ne sıla
Çok yakındır göreceksin ikinci alemi
Sev, sevil verme kimseye eza ve elemi
Dilimizden düşmesin Yüce Mevla’nın Kelamı
Çağrılan yere koş inan sıla gurbetten daha hoş
Şuayp Demirel
Şarkı sözü yazarı olmak kulak ister.
Bu güzel şiiri kendi ağzından dinledim ve abi bu kadar işin arasında birde şiir mi yazıyorsun dedim, güldü tebessüm etti ve bak sana bir şey daha dinleteyim dedi. Ve söz yazarlığını kendisinin yaptığı, bestesini iş insanı Enver Aytekin tarafından yapılan, sandıklı yöresine hitap eden şarkıyı dinletti.
Abi şarkı yazarlığı için insanda nota bilgisi ve kulak olması lazım dediğim de ise gülerek bir gözüm kör amma kulaklarım duyuyor dedi.
Abi bak ben kitap fuarı düzenliyorum sende mermerle alakalı bir kitap yazsan dediğimde ise ‘Ben yıllardır yazıyorum ve gerekli yerlere veriyorum. İlk kitabı 1992 yılında Vali Bekir Aksoy’a vermiştim. Afyonkarahisar’ın topografyası adı altında, o yıllarda ben Afyonkarahisar’ın dünyada marka olacağını anlatmıştım. Yanılmadım da. Hala yazıyorum. Ama ne zaman yazsam başım dertten kurtulmuyor.’ diyerek hafif bir tebessüm etti. Ve şunu söyledi.
Ben kızıl elmacıyım. Kızılelma için varım kızıl elma içinde var olacağım.
İşte Türkiye genelinde gelir vergisinde 41. Olan iş insanı Şuayp Demirel ile bir kahve içimi yaptığımız sohbet bu şekildeydi.
Elbette ki her şeyi olan bir ağayı eli boş göndermek bize yakışmazdı, ama her şeyi olana verilecek bir hediye ne olabilir diye düşündüğümde ise kitaptan daha güzel bir hediye bulamadım ve sınıf arkadaşım olan tarihçi yazar Tarık Özaşkın tarafından kaleme alınan ‘Kurtuluş savaşında Şuhut’ isimli kitabı takdim ederek uğurladım..
Hoşcakalın dostcakalın.
Çok güzel bir söyledi olmuş.Tebrik ederim.Şuayip beyi de bir kere daha taktir ediyor başarılarının devamını diliyorum